ARABULUCULUK GİDERİ YARGILAMA GİDERİDİR
ARABULUCULUK GİDERİ YARGILAMA GİDERİDİR
Arabuluculuk, tarafların serbestçe tasarruf edebilecekleri alanlara özgü olmak şartıyla dava açma yoluna gitmeden önce anlaşmazlığın çözümü için tarafsız ve uzman üçüncü kişinin yardımıyla kendi aralarında çözüme ulaşmalarını sağlayan bir müessesedir. İş hukuku uyuşmazlıklarında da dava açmadan önce arabuluculuk başvurusu yapılması gerekmektedir. Bu düzenleme dava şartı olduğu için arabulucuya başvurmadan önce dava açılması halinde dava usulden reddedilmektedir. Kural olarak tarafların anlaşmaları halinde arabuluculuk ücreti eşit olarak ödenir ancak anlaşamama halinde 7036 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi uyarınca, ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanmaktadır. Yapılan yargılama sonunda kısmen kabul kısmen red halinde ise tarafların haklılık durumuna göre ücret paylaştırılır. Yani tamamen davalının üzerinde bırakılamaz.
Bu durum Yargıtay kararında da hükme bağlanmıştır.
Yargıtay 9.HD 2024/8074 E.,2024/10516 K. 03/07/2024 tarihli kararı şu şekildedir ;
“ İlk Derece Mahkemesi kararında, dava şartı olan arabuluculuk gideri bakımından hatalı şekilde hüküm kurulduğu saptanmıştır. Somut uyuşmazlıkta, tarafların dava şartı olan arabuluculuk kapsamında arabuluculuk faaliyetinde bulundukları, davalı tarafın sürece katıldığı ve sürecin sonunda anlaşamadıkları görülmektedir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda arabuluculuk giderinin tamamının davalıdan tahsiline karar verilmiş ise de ilâmın İlgili Hukuk kısmının (3) numaralı paragrafında yer verilen 7036 sayılı Kanun'un 3 üncü maddesi uyarınca, arabuluculuk gideri yargılama gideri olup anlaşmaya varılamaması hâlinde ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere ... Bakanlığı bütçesinden karşılanmaktadır. 6100 sayılı Kanun’un "Yargılama giderlerinden sorumluluk" kenar başlıklı 326 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. Yapılan açıklamalar doğrultusunda kısmen kabul kararı verilen eldeki davada, arabuluculuk giderinin tarafların haklılık durumuna göre paylaştırılması yerine tamamının davalıdan tahsiline karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir”
Burada özellikle hatırlatmak isteriz ki davanın usulden reddedilmesi maddi kayba sebep olmakla birlikte uyuşmazlığın çözüme kavuşması açısından zaman kaybı yaşanmasına da sebebiyet vermektedir. Hangi hallerde arabuluculuğa başvurulması gerektiği kanunda açıkça düzenlenmiş olsa da dava yoluna başvurmadan önce bir avukatın bilgisine başvurmak hak kaybı yaşanmaması açısından büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda arabuluculuk kapsamına dahil edilen çok sayıda dava çeşitleri olmuştur. Yukarıda izah ettiğimiz gibi uyuşmazlığın hızlı bir şekilde çözüme kavuşması amacıyla getirilmiş bir müessese olmasının yanında, doğrudan dava yoluna gidildiği hallerde davanın usulden reddedilmesine sebep verdiğine dikkat etmek gerekmektedir.
Stj. Av. Gaye AMİKLİOĞLU & Av. Selçuk ENER
Ener Avukatlık Bürosu ile +90 212 570 4046 numaralı hattımız üzerinden iletişime geçebilirsiniz!