Eşinin Terör Örgütü Üyesi Olmasına İnanan Eşin Diğer Eşe Güven Duyması Ve Evlilik Birliğini Devam Ettirmesi Beklenemez

Eşinin FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olduğuna inanan diğer eşin artık eşine güven duyması beklenemez. Bu sebeple boşanma talebi kabul edilmeli.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi,  2022/4402 E. 2022/6707 K. 5.07.2022 tarihli kararı şu şekildedir.

“…İlk derece mahkemesince davalı cezaevine girdikten sonra davacının "davalıdan soğuduğu ve davalıyı kardeşi olarak gördüğünü" ifade ettiği ve davacı tanığı tarafından bu hususun beyan edildiği ayrıca davalının davacıya şiddet uyguladığına ilişkin davacı tanık anlatımlarının görgüye dayalı olmadığı, tarafların müşterek çocuğunun da anlatımlarında anne ve babası arasında geçimsizliğe şahit olmadığını ve tarafların halen aynı evde yaşadıklarını beyan ettiği, tanık müşterek çocuğun dosyaya celbedilen tedbir kararına ilişkin olayda da davacının tartışma sırasında kendisini yere attığı ve davalıya "o.. co..." diyerek hakaret ettiğini beyan ettiği ve bu beyanın davalının cevap dilekçesindeki iddialarını doğruladığı tüm dosya kapsamı ile belirlenmiş, davacı tarafça dava dilekçesindeki iddialar çerçevesinde davalının kusurunun ispat edilemediği gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı kadın tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve bölge adliye mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davacı kadın tarafından tümü yönünden temyiz edilmiştir.

İlk derece mahkemesince tarafların halen aynı evde yaşadıklarının kabul edilmesine karşın dinlenilen davacı tanıklarının beyanlarından, birlikte yaşamın çocuklar için olduğu anlaşılmaktadır. Dosya içerisinde mevcut olan ve usulüne uygun olarak dayanılan ceza dosyasında ki verilerde dikkate alındığında kadının Fetö/PDY silahlı terör örgütü üyesi olduğuna inandığı erkeğe olan güveninin sarsılması nedeniyle artık evliliğe devam etmesi kendisinden beklenilemez. O halde kadının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir…”

Yukarıdaki içtihattan anlaşılacağı üzere bazı sebeplerin boşanma davasına konu edilmesi önemlidir. Bu sebeple gerek dava öncesi gerekse dava sırasında ve hatta davadan sonra da bir avukata danışılması veya sürecin bir avukat ile yürütülmesi elzemdir.