Fazla Çalışmaların İspatı


Yazar: Av. Selçuk ENER
25.07.2024 21:29:54
Fazla Çalışmaların İspatı

İşçiye bordro imzalatılmamış ve fazla çalışma ödemeleri banka kanalıyla yapılmış ise fazla çalışmaların ispatı her türlü delille ispatlanabilir. Buna ilişkin Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 2021/10964 Esas 2021/15250 Karar 02.11.2021 tarihli kararı uyarınca;

" ... 28. Hukuk Dairesi Davacı ile davalı arasındaki dava hakkında ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesince verilen 08.04.2021 tarihli ve 2018/1392 esas, 2021/824 karar sayılı hükmün, taraflarca temyizi üzerine yapılan incelemede Dairemizin 15.09.2021 tarihli, 2021/7198 esas ve 2021/11947 karar sayılı kararı ile davacının temyiz itirazlarının kesinlik sınırı kapsamında kaldığından, davalının temyiz itirazlarının ise süre aşımı nedeniyle 6100 sayılı Kanunun 362/1-(a), 366. ve 352. maddeleri uyarınca REDDİNE karar verilmiş, davalı vekili kararın maddi hataya dayandığı gerekçesiyle ortadan kaldırılması isteğinde bulunmuştur. Maddi hatanın giderilmesi isteğini içeren dilekçeler ve ekleri incelendi. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.02.1988 gün ve 1987/2-520 esas, 1988/89 karar sayılı kararında belirtildiği üzere Yargıtay'ca temyiz incelemesinin yapıldığı sırada dosyada bulunan bir belgenin gözden kaçırılması, maddi hata sebebi olarak açıklanmıştır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 gün ve 1957/13 esas, 1959/5 karar sayılı ilamı ile 09.05.1960 gün ve 1960/21 esas, 1960/9 sayılı kararlarında açıklandığı üzere Yargıtay’ca maddi hata sonucu verilen bir karara mahkemece uyulmasına karar verilmesi halinde dahi usulü kazanılmış hak oluşmaz ve Yargıtay’ın hatalı bozma kararından dönülmesi mümkündür. Dosya kapsamına göre, gerekçeli kararın davalı vekiline 25.05.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından gerekçeli temyiz dilekçesinin 08.06.2021 tarihinde verildiği ve gerekçeli temyiz sebeplerini süresi içinde bildirdiği anlaşılmakla Dairemizin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının maddi hataya dayanması sebebiyle ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı işveren bünyesinde 1996 yılında çalışmaya başladığını, 26.12.2012 tarihine kadar şirketin Rusya şantiyelerinde formen olarak çalıştığını, 26.12.2012 tarihinden sonra Türkiye’de çalışmaya devam ettiğini, 2014 yılı Ekim ayı başında müvekkilinin iş sözleşmesinin işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fark ücret, hafta tatili, fazla çalışma, ulusal bayram ve Sayfa 1/3 genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, dava konusu alacakların zamanaşımına uğradığını, uyuşmazlığın çözümünde yabancı hukukun uygulanması gerektiğini, davacının fazla mesai iddialarının gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İstinaf Başvurusu: İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, taraflar vekilleri istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti : Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun ise kısmen kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2.maddesine göre İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın esası hakkında yeniden karar verilmiştir. Temyiz: Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, taraflar vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur. Gerekçe: I-Davacı Temyizi Yönünden; Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-(a) maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Dosya içeriğine göre, davacı aleyhine reddedilen ve temyize konu edilen toplam miktar 11.481,62 TL olup, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile temyiz kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL kapsamında kaldığından davacının temyiz isteminin, 6100 sayılı Kanun'un 362/1-(a), 366. ve 352. maddeleri uyarınca REDDİNE, II-Davalı Temyizi Yönünden; 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. 9. HD., E. 2021/10964 K. 2021/15250 T. 2.11.2021 Sayfa 2/3 Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür. Somut olayda, Bölge Adliye Mahkemesince dava konusu fazla çalışma alacağı tanık beyanlarına göre davacının haftanın 4 günü 07.00-19.00 saatleri arası, haftanın 2 günü ise 07.00-21.00 saatleri arası çalıştığı ve ara dinlenme sonrası haftada ortalama 24 saat fazla mesai yaptığı kabul edilerek hüküm altına alınmıştır.Anılan alacağının ispatı konusunda, dosya içerisinde, işyerindeki çalışma düzenini gösterir kayıt bulunmadığından davacının fazla çalışmalarının tanık beyanlarına göre kabulünde isabetsizlik yok ise de dosya kapsamı, yapılan işin niteliği ve davacı tanıklarının beyanları dikkate alındığında işyerinde 12 saatlik vardiyalar şeklinde çalışıldığı, kabul edilenin aksine davacının sürekli haftanın 2 günü saat 21.00’e kadar çalıştığı hususunun tanık beyanları ile tam olarak ispatlanamadığının anlaşılmasına göre davacının fazla çalışmasının haftanın 6 günü 07.00-19.00 saatleri arasında yasal ara dinlenme sonrası haftalık 18 saatle sınırlı olarak ispatlandığı kabulü gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 02.11.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

İşçilik alacakları ile ilgili davalar uzmanlık gerektiren alandır. Alanında uzman bir avukat ile çalışılması hak kayıplarının önüne geçecektir.

Ener Avukatlık Bürosu ile +90 212 570 4046 numaralı hattımız üzerinden iletişime geçebilirsiniz!