İşe İade Davası Açıldıktan Sonra İşçilik Alacakları Davası Açılmasında Hukuki Yarar Yoktur


Yazar: Av. Selçuk ENER
23.07.2024 14:03:33
İşe İade Davası Açıldıktan Sonra İşçilik Alacakları Davası Açılmasında Hukuki Yarar Yoktur

İşe iade davası açılmasının akabinde, işçi tarafından feshe bağlı olarak talep edebileceği alacaklar açısından açılacak davada hukuki yarar bulunmamaktadır. Zira işe iade davasının açılmasıyla birlikte feshin geçerli olup olmadığı konusu sonuca bağlanmamışken, feshe bağlı alacakların temini için tazminat davası açılırsa usulen reddedilecektir. Konu ile ilgili olarak Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 2021/3036 Esas 2021/7605 Karar 05.04.2021 tarihli ilamı uyarınca;

"Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı ile yıllık izin ücreti, ücret, fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, 2011/1266 Esas 2015/330 Karar sayılı 27/05/2015 tarihli ilam ile davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın, davalı vekili tarafından temyizi üzerine karar Dairemizin 26.05.2016 tarihli ve 2015/23447 Esas 2016/12454 Karar sayılı kararı ile bozulmuş, Yerel Mahkeme’nin 2016/768 Esas 2016/896 Karar sayılı ilamıyla bozma kararına direnmesi üzerine dosya, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na gönderilmiş, Hukuk Genel Kurulu tarafından 2017/9-2042 Esas 2020/1016 Karar numaralı ilam ile; açık hataya dayalı Özel Daire bozma kararı ile bu karara dayalı olarak verilen direnme kararının Kaldırılmasına, dosyanın temyiz itirazlarının yöntemince incelenebilmesi için 9. Hukuk Dairesine Gönderilmesine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili özetle; davacının 23.08.2004 tarihinde davalıya ait eski unvanı ... Bölge Müdürlüğü, yeni unvanı ... Bölge Müdürlüğü olan işyerinde muhasebe elemanı olarak işe başlatıldığını, 2007 yılından itibaren muhasebe şefi olarak çalıştığını, 2009 yılı Temmuz ayından itibaren ise aynı işverene ait Fedex Merkez Müdürlüğü’nde muhasebe şefi olarak çalışmaya başladığını, davacının iş akdinin 18.11.2011 tarihinde haksız olarak feshedildiğini iddia ederek; 01.11.2011-18.11.2011 tarihleri arasındaki süreye ait ücret alacağı, kullanmadığı 13 günlük yıllık izin ücreti, 29.12.2010 tarihinde 3,45 saatlik, 29.04.2011-04.11.2011 tarihleri arasında ise 54,16 saatlik fazla çalışma süresinden doğan fazla çalışma ücreti, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı ve kötü niyet tazminatı alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili özetle; davacının iş akdinin performans yetersizliği nedeniyle tutulan tutanaklar ile durumun haklılığına istinaden 4857 sayılı İş Kanununun 17. maddesi gereği hak etmiş olduğu tüm alacakların Sayfa 1/2 ödenmesi suretiyle 18.11.2011 tarihinde geçerli nedenle feshedildiğini, davacının alacaklarının zamanaşımına uğradığını, davacının ödenmemiş herhangi bir ücreti bulunmadığını, davacı tarafından yapılan herhangi bir fazla çalışmanın söz konusu olmadığını, yıllık ücretli izin alacağının bulunmadığını, davacının iş güvencesi kapsamında olduğunu, kötü niyet tazminatı talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanılan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-İşçi feshin geçersizliği isteminde bulunduğu davadan başka, kıdem ve ihbar tazminat istemi ile bir dava da açmış bulunabilir. Bu durumda, feshin geçersizliğine ilişkin dava bekletici mesele yapılmalıdır. Feshin geçersizliğine karar verilmesi ve işçinin işverene başvurması üzerine işe başlatılması veya başlatılmaması halinde, davaya konu fesih ortadan kalktığından, feshe bağlı alacaklar reddedilmeli, feshin geçerli sebebe dayandığı veya geçersiz kabul edilmesine rağmen, işçinin başvurmaması sebebi ile geçerli hale geldiği durumda ise koşulları olduğu takdirde feshe bağlı alacaklar kabul edilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; davacı işçi, 09.12.2011 tarihinde feshin geçersizliği talebi ile işe iade davası açmıştır. İşe iade davasından 14 gün sonra 23.12.2011 tarihinde açtığı bu dava ile de kıdem, ihbar tazminatları, yıllık izin ücretini ve diğer işçilik alacaklarını davalı işverenden talep etmiştir. İşe iade davası açılmakla davacı tarafından feshin geçerliliği askıya alınmış olup, işe iade davası sonrasında davalı işveren işçiyi süresinde başvuruya rağmen 21.03.2013 tarihi itibariyle işe başlatmadığından feshe bağlı alacaklardan olan kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücretinin talep edilebilme koşulunun dava tarihinde bu sebeple gerçekleşmediği ve bu alacaklar açısından "erken açılan dava" söz konusu olduğu anlaşılmaktadır. Bu sebeple, mahkemece davacının kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacaklarını talep etmesinde dava tarihi itibari ile hukuki yarar bulunmadığından usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu alacakların kabulüne karar verilmesi hatalıdır.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

Ener Avukatlık Bürosu ile +90 212 355 6179 numaralı hattımız üzerinden iletişime geçebilirsiniz!