Tedavi Amaçlı Olmayan Estetik Operasyonlar Eser Sözleşmesi Kapsamındadır
Eser sözleşmeleri TBK m. 470’de özel olarak tanımlanmıştır. Yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üslendiği sözleşmeler eser sözleşmeleridir. Eser sözleşmeleri bir sonucun öngörüldüğü sözleşmelerdir. Tanımından hareketle, eser sözleşmesinde yüklenici tarafın asli borcu sanatı, emeği ile somut bir eser ortaya çıkarmak, iş sahibinin asli borcu ise sözleşmede kararlaştırılan bedeli ödemektir
Vekalet sözleşmeleri ise TBK m. 502’ de tanımlanmış olup, vekilin vekalet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmelerdir. Bir sonuç öngörülmez. Vekilin dürüstlük kuralına uygun hareket etmesi beklenir.
Tedavi amaçlı cerrahi işlemler kural olarak vekalet sözleşmesi kapsamındadır. Uzman doktorlar hastalardan vekalet alırlar ve söz konusu cerrahi işlemleri bu şekilde gerçekleştirebilirler. Peki o halde estetik amaçlı cerrahi işlemler vekalet sözleşmesi kapsamında mı, yoksa eser sözleşmesi kapsamında mı değerlendirilmelidir?
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/479 E. 2018/1458 K.10.04.2018 tarihli kararında;
“…Uyuşmazlık burun estetiğinden kaynaklanmaktadır. Davacı, yapılan ameliyat sonrası burnunda çökme meydana geldiğini, bu sebeple de yeniden ameliyat olması gerektiğini ileri sürerek maddi tazminat talebinde de bulunmuş olup, Adli Tıp Kurumu'nun 10.09.2014 tarihli raporunda, burundaki “septum deviasyonu”, nedeniyle yapılan ameliyatlarının cerrahi normlara uygun olduğu, davacının ameliyat sonrasında burnunda şekil bozukluğu ve çökme yakınması olduğu, ortaya çıkan sonucu gösterilecek özen ve dikkate rağmen kusur izafe edilemeyen bir komplikasyon olarak değerlendirildiği, bu durumun yapılacak “sekonder rinoplasti” girişimi ile düzeltilebileceği, davalı hekime atfedilebilecek ihmal ya da kusur bulunmadığı bildirilmiştir.
Fakat eser sözleşmesi niteliği gereği tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme türüdür. Eserde iş sahibinin borcu bedelin yükleniciye ödenmesi, yüklenicinin borcu ise, iş sahibinin amacına uygun, fen ve sanata uygun imal ve teslim yükümlülüğü bulunmaktadır. Estetik operasyonlarda da yüklenici yani estetik operasyonu yerine getiren doktorun edimini, iş sahibinin yani hastanın amacına ve isteğine uygun bir şekilde yerine getirilmesi zorunludur. Davacının burnundaki şekil bozukluğunun tıbben komplikasyon olarak tanımlanmakla birlikte eser sözleşmesinin niteliği sonucu garanti etmesi nedeniyle burnundaki şekil bozukluğunun 2. bir operasyonla düzeltilmesi gerektiği dosyada bulunan bilgi ve raporlardan anlaşıldığından dosyada mevcut bulunan 10.07.2015 günlü belge ekinde sunulan bilgi ve belgeler ile 25.07.2014 tarihli fatura da gözetilerek davacının yeniden ameliyat olması nedeniyle ödediği bedelin kadri maruf olup olmadığı konusunda son bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp bu bedelin hüküm altına alınması gerekirken tümden maddi tazminat isteminin reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA…”
Şeklinde içtihat etmiştir. Tedavi amaçlı olmayan estetik ameliyatlar, bir sonuç vadederler. Ortaya çıkacak sonuç, sözleşmenin esaslı unsurudur. Bu kapsamda estetik ameliyat sözleşmelerini Yargıtay da eser sözleşmesi olarak nitelendirmiştir.
Borçlar Hukuku, teknik detaylarla çevrili hassas bir konudur. Bu konuda uzman bir avukat yardımından faydalanmanız, hak ve zaman kaybı yaşamamanız adına sizlerin yararına olacaktır.
Ener Avukatlık Bürosu ile +90 212 570 4046 numaralı hattımız üzerinden iletişime geçebilirsiniz!