TÜKETİCİNİN KORUNMASI HAKKINDA KANUN KAPSAMINDA SIFIR ARAÇLARDA AYIP
Uygulamada ayıplı araç satışı genellikle ikinci el araçlarda söz konusu olmakla beraber sıfır araçlarda da ayıplı satış söz konusu olabilmektedir. Bu yazımızda öncelikle hangi hususların ayıp kapsamında değerlendirildiğini anlattıktan sonra sıfır araçlardaki ayıpla ilgili neler yapılabileceği ve bu konu hakkında alıcının haklarının neler olduğu hususuna değineceğiz.
Ayıplı Mal
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ‘’Ayıplı mal, tüketiciye teslimi anında, taraflarca kararlaştırılmış olan örnek ya da modele uygun olmaması ya da objektif olarak sahip olması gereken özellikleri taşımaması nedeniyle sözleşmeye aykırı olan maldır.’’ Şeklindeki 8/1 maddesi ile hangi durumlarda malın ayıplı olduğu belirtilmiştir. Sıfır araçlarda ayıp, kendisinden beklenmeyen arızaları vermesi, değişeninin olması, üretim hatasının bulunması, kilometre göstergesiyle oynanması gibi şekillerde ortaya çıkabilmektedir.
Aracın nereden satın alındığının bir önemi olmamakla birlikte sıfır aracın ayıplı çıkması durumunda tüketici yani satın alan kişinin seçimlik hakları mevcut olmaktadır. Alıcı bu seçimlik haklardan istediğine başvurabilir fakat seçimlik haklardan yalnızca birini kullanabilir.
‘’…Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyi niyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır.
6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir…’’
(Yargıtay 13.HD, 2016/25174 E. 2020/1844 K. 11.02.2020 T.)
Ayıplı sıfır araç alan tüketicinin seçimlik hakları ilgili Kanun’un 11. Maddesinin 1. fıkrasında belirtilmiştir:
‘’…Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;
a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,
b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,
c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,
ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,
seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür…’’
Sıfır Aracın Ayıplı Olması Halinde Tüketicinin Seçimlik Hakları
1. Satılanı Geri Vermeye Hazır Olduğunu Bildirerek Sözleşmeden Dönme:
Tüketici satın almış olduğu aracın ayıplı olduğunu bildirerek sözleşmeden dönebilir ve bedel iadesi alabilir. Taraflar sözleşmeden önce hangi durumda olacaklarsa, o duruma gelebilmek için karşılıklı aldıkları edimleri birbirine iade etmekle yükümlüdürler. Uygulamada günümüzdeki araç fiyatlarındaki değişiklik sebebiyle tüketiciler tarafından çok fazla başvurulmayan bir seçimlik haktır.
2. Satılanı Alıkoyup Ayıp Oranında Satış Bedelinden İndirim İsteme:
Tüketici almış olduğu araçtaki ayıp oranında indirim isteme hakkına sahiptir. Bu indirim miktarı taraflar arasında anlaşarak belirlenebileceği gibi anlaşılmadığı takdirde mahkeme tarafından belirlenebilir. Bu durumda satıcı bu bedeli tüketiciye geri ödemekle yükümlüdür.
3. Aracın Ücretsiz Onarılmasını İsteme:
Tüketici seçimlik haklardan istediğini kullanmada ne kadar serbest olsa da kanun koyucu burada bir sınırlama getirmektedir. Aracın onarımı için yapılacak masrafın fahiş olacağı durumlarda orantısız güçlükler doğacaktır. Orantısızlığın belirlenmesinde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurulduğu takdirde tüketicinin durumu ölçüt alınacaktır.
4. Ayıplı Aracın Ayıpsız Misli ile Değiştirilmesi:
Belki de tüketici açısından kendisine en fazla yarar sağlayan seçimlik hak budur. Tüketici, ilgili maddeden de anlaşılacağı üzere bu hakkı, imkanı olduğu yani alınan aracın bir benzerinin bulunması halinde kullanabilecektir. Aksi takdirde bu seçimlik hakkı kullanamayacak, diğer seçimlik haklara başvurmak zorunda kalacaktır. Aracın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesi, satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecekse tüketici diğer seçimlik haklara başvurmalıdır. Orantısızlığın belirlenmesi malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurulduğu takdirde tüketicinin durumu ölçüt alınacaktır.
Seçimlik Hakların Kullanılması
Seçimlik hakların kullanılmasında, ayıp dışarıdan ilk bakışta teknik bir bilgi gerekmeden fark edilebilecek bir ayıpsa, (çizik, kırık vs.) tüketici bu ayıbı makul bir sürede satıcıya bildirmelidir. Burada dürüstlük kuralı önem arz etmektedir.
“…Alıcı, teslim aldığı malı işlerin olağan akışına göre, imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp gördüğü zaman bunu satıcıya derhal (uygun süre içinde) ihbar etmekle yükümlüdür. Bunu ihmal ettiği takdirde, satılanı kabul etmiş sayılır…’’
(Yargıtay 13.HD 2016/20032 E. 2019/10129 K. 16.10.2019 T.)
Tüketicinin, ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi seçimlik hakkını kullanması halinde talebini satıcı, üretici veya ithalatçıya yöneltmesi durumunda bu talebin 30 iş günü içerisinde yerine getirilmesi zorunludur. Yerine getirilmediği takdirde tüketici diğer seçimlik haklarını kullanabilecektir. Satıcı ve tüketici arasında satıcının ayıba karşı sorumsuzluğuna dair anlaşma yapılabilir. Bu anlaşmayla birlikte satıcı açık ayıplardan sorumlu olmayacaktır. Ancak satıcı ayıbı bilerek gizlemişse yani gizli bir ayıp söz konusu ise anlaşma geçersiz olacaktır. Satıcı ayıplı aracı satmakta ağır kusurlu ise, ayıptan sorumluluğu kaldıran sözleşmeler kesin hükümsüzdür.
Ayıplı Aracın Satışında Dava Zamanaşımı Süresi
Söz konusu ayıplar için tüketicinin seçimlik haklarını kullanması bunu ilgili kişiye karşı ileri sürmesine bağlıdır. Bu seçimlik haklarını kullanması adına bir dava yoluna gitmek söz konusu değildir. Ancak uygulamada özellikle satıcıların ayıba karşı sorumluluklarını yerine getirmediği takdirde dava açarak seçimlik haklar kullanılabilir.
Zamanaşımı süresi ilgili kanunun 12. Maddesinin 1. Fıkrasında “Kanunlarda veya taraflar arasındaki sözleşmede daha uzun bir süre belirlenmediği takdirde, ayıplı maldan sorumluluk, ayıp daha sonra ortaya çıkmış olsa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden itibaren iki yıllık zamanaşımına tabidir…’’ demekle birlikte m.12/3 ile de ‘’ Ayıp, ağır kusur ya da hile ile gizlenmişse zamanaşımı hükümleri uygulanmaz.” Şeklindedir.
Görevli ve Yetkili Mahkeme
Sıfır araçlarda ayıbın söz konusu olması halinde açılacak olan davada görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olacaktır. Yetkili mahkeme ise satıcının yerleşim yeri veya sözleşmenin yapıldığı yer Tüketici Mahkemesi olacaktır. Ayrıca sıfır araçlara yönelik ayıplarda, uyuşmazlık konusu miktar hakem heyetine başvuru sınırının çok üstünde kaldığından Tüketici Hakem Heyetine başvurulamamaktadır.
Sonuç olarak, yukarıda ayıplı sıfır araçlardan kaynaklı uyuşmazlıklarda tüketicinin haklarından ve bu haklarından nasıl yararlanacağı konusunda genel bir bilgi vermiş olsak da her somut olayda bunların farklı bir görünümü olacaktır. Birden fazla seçimlik hakkın olmasından dolayı hangi seçimlik hakkın tüketici adına daha hızlı ve yararlı bir süreç olacağı, seçimlik hakları kullanırken hangi hususlara dikkat edilmesi gerektiği gibi konularda, sürecin başından itibaren bu konu hakkında bir avukat yardımı almanız, hak kayıplarının önüne geçecek ve süreci sizin adınıza hızlandıracaktır.
Ener Avukatlık Bürosu ile +90 212 570 4046 numaralı hattımız üzerinden iletişime geçebilirsiniz!